avatar

Serap Eflanlı
Neden ikide üç harf varken üçte iki harf var?

Serap Eflanlı - 06/10/2015
Kediler Ölüyor...

... ve biz önemsemiyoruz...

Kedilerin kuyruklarına, teneke kutular takıp sürükleyen çocuklar vardı, çocukluğumda... ........................... Merak ediyorum, son nefes verilene kadar geçen o uzun-kısa süreçte ne hissediyor ölenler? ........................... İki kocaman köpeğin, kendilerince oynaşmalarının arasına karışan kedi, karnından aldığı yaralar yüzünden öldü. Hızla gelen motorlu bir taşıtın çarptığı bir başka kedinin, arka ayakları ters dönmüş, ağzından kan geliyordu; öldü. Ana caddede hızla gelen bir...

Serap Eflanlı - 04/01/2015
Alt Başlığı Olmayan, Öylesine Bir Yazı...

Hep "geride bir şeyler var" diye düşünerek, önümüzdekileri göremiyoruz. Bir şey kurgularsın hayatınla ilgili, nerden bileyim işte, şunlar şunlar olsun, bunlar bunlar olmasın, bir de şöyle şöyle şeyler olursa süper olur, diye... İçinde olduğumuz her durumu biz yaratırız. Dolayısıyla çıkan sonuçlardan da sorumluyuz. "Mümkünse" sakince düşünmeli ve becerebiliyorsak anlamalıyız. Zorluyorsa çıkan sonucun getirdiği duygu ve düşünce durumu bizi, yine "mümkünse"...

Serap Eflanlı - 26/12/2014
Huzur Sen'sin...

...aynaya bak

Bütün bir akşam huzura dokundum, huzuru sevdim; sonra huzurla uyudum... Mutluluğun da, huzurun da resmini çizemem ama, nasıl olduğunu "kendim"den bilirim. Hiçbir olayda, nesnede, durumda, kişide değil huzur. Başlı başına kişinin kendisinde. Zaafları, örselenmişlikleri, tökezlemişlikleri olsa da, içindeki huzuru koruyan, yetmez bir de dağıtan olmakta. Bulunduğu ortamda, bir şeyler yaparak ya da hiçbir şey yapmayarak, neredeyse nefes bile almadan durmak,...

Serap Eflanlı - 01/12/2014
Hey sen...

gerçek hikâyen nedir?

Bir süredir gelmiyor bana, çağırmıyor, aramıyor beni... Kendi kendine konuşmalarını kaydediyor bir CD'ye, olduğu gibi yazayım diye gönderiyor bana. Masal dinler gibi dinliyorum; ama gözünü elini görmeyince, bir farklılık hissediyorum sesinin tonunda. Yaşadıklarını, yaşamakta olduklarını, yaşamayı kurguladıklarını hikâyeleştiriyor ve hatta kendine ait değilmiş gibi anlatmayı tercih ediyor. "Bi arkadaşın..." Olanların bazılarını çok beğendiğini belli ederken, en önemlilerini, araya kimi duygu zerrecikleri...

Serap Eflanlı - 22/09/2014
Akıl Hocama...

... bir de sana.

Bana bir kahve yapar ve çalışma odanda sigara içmeme izin verirsen, sana anlatmak yerine bu kez yazmak istiyorum. Çünkü hem duygularım çok yukarıda, hem de düşünüp anlamaya çalışıyorum kendimi ve kimi insan hallerini. Bu nedenle, daldan dala atlayarak konuşacağım aşikâr ve sen belki de saatlerce nasıl yazacağını düşüneceksin. Bırak bu sefer ben yazayım, okuyanlar da benim gibi biriyle işinin ne kadar...

Serap Eflanlı - 15/09/2014
Hep El Yordamıyla...

korkuyom be yaaa!

Ne diyeceksin, çok merak ediyorum. Eski bir dosttan, artık aklımda O'nu nerelere koymuşsam, şaşırdığım bir hikâye dinledim; hemen sana dedikodu yapmaya geldim dedi ve şen bir kahkaha atarak içeriye girdi. Bakma güldüğüme, yaptığım yersiz espri sinirimi bozdu. Pek de gülünç bir hikâye değildi dinlediğim. Benim sustuğum, O'nun anlattığı özel bir "sohbet"i paylaşacağım seninle. Ama şöyle düşünüyorum, birine bir şey anlattıktan sonra, o artık senden...

Serap Eflanlı - 06/09/2014
Kokular...

... etiketlemek

Rutubet kokusu, yoksulluğu, Kapalı yerde kurumuş çamaşır kokusu, bekâr erkekleri, Çürümüş soğan kokusu, yalnızlığı, Kavrulmuş soğan kokusu, anneli evleri, Anason kokusu, babalı evleri, Taze demlenmiş çay kokusu, kalabalık aileleri, Giysilere sinmiş yağ kokusu, birahaneleri, Kimyasal ev parfümleri, samimiyetsizliği, İyot kokusu, içinden deniz geçen şehri, Çamaşır suyu kokusu, temizliği, Beyaz sabun kokusu, çamaşırların elde yıkandığı zamanları, Soba kokusu, hikâyesi olan evleri,...